Yarı Anarşist

Yarı Anarşist

Proudhon, Bakunin, Kropotkin, Réclus yarı anarşist değil, sosyalizm ve anarşi arasındaki bireycilik ve toplulukçuluk arasında bir uzlaşmanın temsilcileri.

Onların anarşisi Paolo Gille’yle, disiplinli anarşi, bireyin sınırlı özgürlüğünün artık otoriteye teslim edildiği, fakat onun tüm ihtiyaçlarının karşılanması için kendini topluma sunmak zorunda olduğunda ve o tümü ile hemfikirde olmuş olur. Birkaç dünyada onlar devleti reddeder, fakat toplumu ilahlaştırırlar, Palante’nin eleştirisi gibi: ve onlar Malatesta tarafından onun -L‘Anarchia kitabında önceden kroniklerin akıl hastanesinde hapsedilmesine dek Kropotkin tarafından «La conquista del pane» de önerilen, halka küçümseme ve genel çıkarımlara gitmek için en ağır yaptırımlar, gelecekteki uyumu ihlal edenlere karşı öneri sunarlar.   Okumaya devam et “Yarı Anarşist”

Ego

ego enzo martucci

Bireyci anarşistler egosunun üstünde hiçbir şey olmadığını ve her kutsal, insani disiplin ve otoriteye karşı isyancı olduğunu hissederler.

Onlar herhangi bir ahlak bilmez ve ayrıca sevgi, arkadaşlık, sosyallik duygularının kendisini terk etmesiyle, kendisinin egoist memnuniyeti için, doğal bir ihtiyaç için yapar, çünkü bu şekilde yapmayı sever. Okumaya devam et “Ego”

Kaosa Övgü

kaosa övgü

Liberter komünizm, özellikle Latin ülkelerinde, “anarşist komünizm” olarak da bilinir. Aslında değildir. Aksine, bu iki kelime birbiriyle çelişkilidir.

Komünizm, üretim araçlarının ve tüm materyal malların, kendisini toplumun tamamı ya da çoğunluğu olarak tanımlayan halk kitlesine ait olduğu bir toplumsal duruma işaret eder. Herkes hükmedenlerin karar verdiği ve herkesin uymak zorunda olduğu bir biçimde mallarından vazgeçer.

Okumaya devam et “Kaosa Övgü”